Schlagwort: Türk masalları ve öyküler

Şanslı olan için saat vurmaz

Neden hala bir duvar saatine ve bir cep saatine ihtiyacım olsun ki?

“Akbaba” dergisinin 7 Şubat 1968 kapak resminin serbest yorumuKaynak: https://ahmetozcan.org/wp-content/uploads/2021/06/1968-7-scca7ubat.jpgMilletvekili: „Öyle mi? Tüfek ve tabanca neden tarlada?“Eşkıya: „Neden hala bir duvar saatine ve bir cep saatine ihtiyacım olsun ki?Şanslı olan için saat vurmaz.Ve şimdi ben çok çok şanslıyım.“

Jandarma karakolunda misafirim

Değerli okuyucum! Jandarma karakolunda misafir olarak bir gün geçirecek kadar şanslıysanız, buranın bir tür yeryüzü cenneti olduğuna şaşırmamalısınız. Ama bu cennet gibi güzel varlıklar beni yanlarına alıp buraya getirdikten sonra kim şaşırır ki?İki jandarmamın evi gerçekten küçük bir kaleydi! Giriş alanı şimdiden beni bu uyum cennetinin rahatlatıcı atmosferine soktu. Bu bölgedeki binalarda olduğu gibi Karakol’un …

Weiterlesen

Zaptiye’den Jandarma’ya

İnsanlara duyulan sevgi zamanın ötesinde devam eder.Ankara Jandarma Müzesi’ne giren ziyaretçileri çifte heykel karşılıyor.“Zaptiye’den Jandarma’ya” isimli heykel, geçmişin jandarmasının günümüz jandarmasıyla omuz omuza temsil ediyor.Zaptiye, Türk Jandarma Osmanlısı Dönemin (1839-1879 arası) adıdır.Zaptiye yüzbaşının elinde tuttuğu kanun kitabı, jandarmanın kanunların koruyucusu bir kanun ordusu olduğunu.Jandarma yüzbaşının elinde tuttuğu Türk Bayrağı ise, Türk Ulusunun bağımsızlığını ve vatanın …

Weiterlesen

Çift jandarma geliyor loy kaymakam konağından

Bu hikaye, evvel zaman içinde kalbur saman içinde ve cumhuriyet henüz emekleme aşamasındayken, yaşandı.Güneşin ışığının ve sıcaklığının bizi dışarıda vakit geçirmeye teşvik ettiği bir bahar günüydü. Ağaçlar çiçek açmış, kuşlar şarkı söylüyordu. Valilik konağının devasa bahçesinde laleler, hercai menekşeler, unutma beni, sümbüller ve ortancalar çiçek açtı. Arılar zaten etrafta vızıldamakla meşguldü.Çiçek açan bahar bahçesinin tüm …

Weiterlesen

Candarma Bekir ve Halil Efe

Bu hikaye Sabahattin Ali’nin „Candarma Bekir“ öyküsünün uyarlaması.Bu sahnede kahraman Halil Efe, Kaklık köyüne yeni gelmiş.Bunun üzerine köy karakoluna gitmişim.Oraya vardığımda bir sürprizle karşılaşmışım: Yine mahallemden tanıdık bir yüz gördümüşüm! Ve o yüzde şaşmaz bir sırıtış varmış; Şakacı çocukluk zamanlarından beri uzun zamandır özlenen içten bir gülüş.‘Bu var mı? Bu Halil, sevgili komşum, çocukluk arkadaşım! …

Weiterlesen

Aşık ve Çift jandarma

Çift jandarma geliyor loy kaymakam konağından

Bu hikaye, „Akbaba“ dergisinin 12 Ekim 1966 sayısındaki kapak resminden esinlenilmiştir. Kaynak: https://ahmetozcan.org/wp-content/uploads/2021/06/1966-12-ekim.jpg?w=750 Bir varmış bir yokmuş, elek ve tulum hâlâ samanların içinde duruyormuş. Anadolu dağlarındaymış, çok çok uzaklardaymış.Özgür ruhuyla yaşayan genç bir adam varmış. Her türlü kısıtlamanın ötesinde özgürce ve kaygısızca yaşamış. Köylülerin aksine, tarım işçiliğinin olmadığı, malikânenin efendisine hizmet etmediği, angarya ve ustabaşılar …

Weiterlesen